Büyü Filmi Konusu ve Oyuncuları
İlk Türk filmlerinden biri olan büyü ismindeki bu yapıt ilk çıktığı zamanlar büyük bir etki yaratmış ve izleyicisini ekranlar önüne getirmeyi başarmıştır. 2004 yapım olan bu filmde yazarlığı Şafak Güçlü ve Servet Aksoy olmak üzere iki kişi yazmıştır. Bu 2004 yapım korku filminin yönetmenliği ise daha önce de başarılı çalışmaları bulunan Orhan Oğuz yapmıştır. Diğer korku filmleri gibi bu filmin konusunda da bir musallat olma olayı geçmektedir. Karanlığın ve kırmızının ön planda olduğu çekimler heyecanı ve korkuyu kat kat artırmayı başarmıştır. Bu filmin ana konusu ise Kuran da yer alan cinlerin ve doğaüstü varlıkların bir grup arkadaşa musallat olmasını temel almaktadır ve bu şekilde ilerlemeye devam eder. Büyü Türk korku filmleri arasında ilklerde olduğu gibi oyuncu kadrosu ile büyük dikkat çekmiş ve ismiyle ülkede büyük bir yankı uyandırmıştır. Ayrıca bu 2004 yapım film oyuncular ve isminin dışında yaptığı ön gösterim ile de çok fazla dikkat çekmeyi başarmıştır. Filmin çok izlemesinin bir başka sebebi de reklamının bu kadar iyi bir şekilde yapılması olabilir. Fakat bu filmin ön gösteriminde yaşanan dikkat çekme olayı filmin aşırı iyi olmasından kaynaklı değildir. Ön gösterimde çıkan yangın gelen kişilere büyük zararlar vermiş ve bu sayede tüm ülkede yaşanılan bu olay duyulmuştur. Bu tür aksiliklerin yaşanmasının ardından film üzerinde olumlu olarak daha çok tanınmasına yol açmıştır. Plansız olarak gerçekleşen bu olayların ardın kötü sonuçlar doğursa da istenmeden bir reklam yapılmıştır. Büyü filminin çekim yeri Diyarbakır da bulunan Çınar ilçesi ile Mardin de bulunan Savur ilçesinin yakınlarında olan bir köyde gerçekleşmiştir. Serenli ismindeki bu köy ortam ve atmosfer olarak korku filmi çekilmeye gayet uygun bir yer olarak belirlenmiştir. Bu köyde gerçek hayatta da yaz ayları kimse yaşamaz ve sessiz sakin bir yer olur. Bu özelliği sayesinde de bu ortam gerçekte de zaten korkutucu bir atmosfere sahiptir. Film üzerinde bu kasvetli korkunun bir başka sebebi de bu olabilir. Çekim yapılırken oyuncuların bu ortamda bulunması ve bunları bilmesi onları gerginleştirmeye yetmiş ve bu gerginlik film üzerine de yansımıştır. Tabi ki bu izlenim kalitesini artırmış ve filme gerçekçi bir hava katmasına yardımcı olmuştur. Bu köy filmde de olduğu gibi gerçek hayatta bomboştur. Oyuncu kadrosu ile dikkat çeken bu filmde İpek Tuzcuoğlu, Özgü Namal, Okan Yalabık ve Ece Uslu gibi deneyimli ve kaliteli oyuncular yer almaktadır. Bu kadro ile film daha çok dikkat çekmiştir. Hem çekilen ortam hem oyuncular hem de ön gösterim de yaşanan o korkunç olayın ardından bu film yüksek bir reklam sağlayabilmiştir ve izlenmesini buna bağlayabiliriz.
Genel Konusu
Yukarıda da bahsettiğim üzere gerçek hayatta da korkunç bir havası olan Serenli köyü filmde lanetli bir köy olarak geçmektedir. Lanetine inanan ve bunu araştırmalarına eklemek isteyen meraklı bir arkeolog grubunun bu köye gelmesiyle hikâye başlar. Bu Serenli köyünün lanetlenme hikâyesi ise bu filmdeki zamandan tam olarak yedi yüz yıl öncesinde geldiği bilinmektedir. Bu köyde yaşayan eski insanlar yeni doğan kız çocuklarının uğursuzluk getirdiği ve doğumdan sonra bütün kötü olayları kendi üzerlerine çektiği inancına sahiplerdir. Bu inanca sahip olan insanlar bir gün köyde toplanır ve bir karar alırlar. Bu kararın sonucunda köyde bulunan bütün kız çocuklarının öldürülmesi söylenir. Kimileri buna karşı çıkar fakat azınlık olan grup bunları bastırır ve bu kararı uygulamak isterler. İsteksiz olan kişilere karşı verilen örnekler ve yapılan büyük baskılar sonucu bu karar kabul edilir. Karardan sonra bütün kız çocukları katledilir. Fakat köyde yaşayan bir baba karardan sonra çok kararsız kalır ve kızına kıyamayacağını anlar. Herkesin kızını öldürdüğünü gözleriyle görür fakat kendisi bu yapılan acımasızlığın aynısını kızına yapamaz ve kızını öldürmekten vazgeçer. Sonrasında köyde yaşayan ve köy halkı tarafından çok sevilmeyen bir büyücü kıza bir büyü yapar. Bu büyüden sonra Tanrı bu köyü lanetler. Bu filmin senaryosu da bu şekilde başlar ve korku dolu ortam ve anlarıyla devam eder. Bu köye gelen arkeolog ekibi ise Artuklu’nun kralı olan Sultan Salih’e ait bir el yazması kitabı aramak için seferber olurlar ve bu yolda önceden lanetlenmiş köyde başlarına korkutucu olaylar gelmeye başlar. Bu kazı için gelen ekibin içerisinde olan evli bir kadın kocasının kendisini aldattığını düşünür ve aldattığı kadın için kötü büyüler yaptırır. Ayrıca bu ilişki önceden de olduğu ve şuan tekrar gündeme geldiği hatta tekrar elde etmek için de büyüler yaptırıldığı ortaya çıkar. Bu büyüler sonucunda köyde olan ve toprak altında kalan lanetli büyüler ortaya çıkarmaya başlar. Bu olayın ardından cinler harekete geçer ve onları bekleyen çok ürpertici olaylar meydana gelir. Bu çekim sırasında oyuncular da çok fazla korku yaşamışlardır. Bu filmin afişinde ise Kuranda geçen bazı ayetler kullanılmıştır.
Oyuncu Kadrosu
İpek Tuzcuoğlu (Ayşe)
Ece Uslu (Aydan)
Özgü Namal (Sedef)
Okan Yalabık (Cemil)
Nihat İleri (Profesör)
Dilek Serbest (Ceren)
Suna Selen (Büyücü)
Okan Selvi
Serhat Tutumluer (Tarık)
Ebru Ürün (Ebru)
Çiğdem Suyolcu
Türkan Avcı
Hanım Akdağ